X Sayfa
X Sayfa
X Sayfa
Katil Olan Teknoloji mi İnsan mı?

Neredeyse bir kaç yüz yıldır insanoğlunun, yaşadığı her alanda teknolojinin izlerine rastlıyoruz. Toplumlar hayatlarını idame ettirmek için çeşitli alanlarda kullanılacak araç gereçler üretmiştir. Yaşadığımız coğrafyada da insanların ortaya koyduğu bir çok eser ve gelişimde teknolojiden yararlanıldığını görmek mümkün. Örnek olarak Kapadokya’da bulunan ünlü Derinkuyu yeraltı şehrini verebiliriz. Girişinden başlayıp havalandırma sistemlerine kadar ilkel de olsa bir teknoloji düzenini hissedebilirsiniz. Bunu dünyanın bir çok yerinde yaşayan uygarlıkların yaşama, beslenme, tarım vb. sistemlerini incelerken de görebiliriz.

Teknolojinin ile beraber seyahat süreleri azaldı, bilgiye daha hızlı erişim sağlandı, daha hızlı iş üretimi oldu, insanlar akıllı evler sayesinde konfora ve rahatlığa kavuştu, hastalıkların tedavi yöntemleri gelişti ve bunun gibi bir çok konuda ciddi gelişimler yaşandı. Bütün bunlar insanoğlunun hayatını olumlu anlamda etkiledi.

Dönemin dünyadaki insan nüfusuna bakarsak teknolojinin insanoğluna yararı tartışılmazdır. Ancak günümüze gelindiğinde teknoloji insanlığı adeta ele geçirmiş ve insan hayatının bir çok alanını kontrol etmeye  başlamıştır. Hayatın bir çok alanında ciddi gelişimler yaşanırken, teknolojinin insani bir çok değeri sinsice öldürdüğü(!) görülmekte. Öldürmekten kastım tabii ki kelimenin sözlükteki ilk anlamı değil. Teknoloji insanları atalete sürükledi. Beşer bir varlık olan insan, insandan uzaklaştı . Yanlış kullanılan teknolojik araçların, aile ilişkilerine ciddi olumsuz etkileri oldu. İnsanlar ürettiği teknoloji ile doğaya büyük zararlar verdi. Ve en önemlisi insanoğlu teknolojiden yararlanarak kendi eli ile  kendisini öldüren silahlar üretti. İnsan daha çok kendine ve sevdiklerine zaman ayırabildiğini zannetse de aslında ne kadar atalete gark olduğunu fark edemedi. Dolayısı ile fayda ve yarar yerine zarar oranını yükseltmeyi tercih etti. Özünden ve doğallığından uzaklaşan insan aslında kendi eli ile kendi ölümünü hazırlamayı tercih etti. Bundan en büyük zararı da milli ve manevî değerleri çok yüksek olan Türk toplumu gibi toplumlar görüyor.

İşte bütün bu tamiri imkansız zararlar çok tehlikeli bir hız ile gelişen ve hayatımıza giren teknoloji ile oluştu.

Münazara ve felsefi tartışmalarda bu yorumlara karşı hemen bu sorular sorulur:

Peki katil kim? Katil teknoloji mi? Teknolojiyi üreten insan ise katil kim ?

Kalemimden nacizane, teknolojinin  insan hayatına verdiği zararları anlatmak istedim. Okuduğunuz için teşekkürler.

Bunları da okumak isteyebilirsiniz

Hiç yorum yok

Yorum Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır. Zorunlu alanlar * ile işaretlenmiştir