Üniversiteye kayıt hakkını kazanmanın heyecanı ile Başkent’in yolunu tutan Mithat, daha önceden görüşüp anlaştığı emlakçı tarafından hazırlanan dairesine taşınmıştı.Vatan apartmanındaki dairesine daha tam anlamıyla yerleşememişken çalan kapıya bir hayli şaşırmıştı, çünkü Başkent’te daha hiç kimse ile tanışma fırsatı bulamamıştı. Gelen kişi apartmanın yöneticisi ve sahiplerinden olduğunu söyleyen, onu karşılamaya gelmiş olan Mehmet Bey idi. Mehmet Bey ile konuşmalarının başlarında bir tuhaflık sezemese de ilerleyen dakikalarda insanı manipüle etmeyi iyi bildiğini ve apartman hakkında direk kendisiymiş gibi bahsetmesinden de megaloman bir karakter ile karşı karşıya olduğunu anlaması çok da zor olmamıştı. Fakat Mehmet Bey’in uzun boylu, yapılı, kilolu olmayan, yakışıklı denmese de karizmatik bir insan olduğu da ortaydı ve konuşmayı başlatan da bitiren de Mehmet Bey olmuştu. Onun çekim kuvvetinde kalmamak elde değildi, iyi bir hatip olduğu ortaydı.
Apartmanın bütün kurallarını dinledikten sonra Mithat’ın kafasında nereye geldiği hakkında şüpheler oluşsa da bu muhitte boş daire bulmak onun için oldukça önemli bir fırsattı, gerçi başka bir ev bulabilmek için oldukça geç kalmıştı. Apartmanın aidatı yüksekti ve burada yaşayan tek erkek öğrenci olmanın zor olacağını sanki omuzlarında hissetmişti, ilk fırsatta başka bir eve geçmenin bir yolunu bulmalıydı. Ama bulana kadar da bu güzel evin olanaklarından yararlanmak istiyordu. Okula oldukça yakın, ayrıca lüks diye tabir edilebilecek bir semtte, tek odalı bu ev onun için iyi bir fırsattı. Aslında emlakçının kendisine bahsettiği ve Mithat’ın tutmak istediği daire bu apartmanın üst katlarında bulunan başka bir daireydi. En başta, emlakçının öğrenci olması sebebiyle kendisine vermediğini düşündüğü bu boş dairenin, ilerleyen günlerde öğrenciliği ile alakası olmadığını, apartman içerisinde kurulan veya kurulmak istenen tuhaf hiyerarşik düzenle bir ilgisi olduğunu, bu yüzden kendisine verilmediğini anlamıştı.
Karşı dairesinde şehir hayatının zorluğuna adapte olmaya çalışan apartman görevlisi Şahin ve yakınlardaki bir fabrikada işçi olarak çalışan eşi Münevver oturuyordu. Şahin ile Mithat’ın arasında 5 yaş vardı. Çok büyük bir fark olmamasına rağmen Şahin’in 2 küçük çocuğu bulunuyordu. Mithat ile arasında kültürel bir fark olduğu ortaydı ama Şahin kendisine kader tarafından biçilen bu role rağmen kendini imkanı dahilinde geliştirmiş ve hala gelişmeye açık bir insandı. Hem karşı komşusu, hem apartman görevlisi, hem yaşça yakın olmaları, hem de Mithat‘ın Başkent’te kimseyi tanımaması gibi sebeplerle beraber, Mithat ona oldukça saygı duyuyor ve Şahin ile arkadaşlık kurmaya çalışıyordu. Kurulan bu arkadaşlığın zamanla dostluğa dönüşmesi işten bile değildi.
Devamı gelecek...
Hiç yorum yok